Deport Edilen Kişinin Çocukları Türkiye’de Kalabilir mi?
Türkiye’de ikamet eden yabancı uyruklu bir kişinin sınır dışı edilmesi, sadece onun değil, ailesinin ve özellikle çocuklarının da hayatını doğrudan etkileyen önemli bir karardır. Bu noktada akla gelen en önemli sorulardan biri şudur: Deport edilen bir kişinin çocukları Türkiye’de kalmaya devam edebilir mi? Bu sorunun cevabı birçok faktöre bağlı olarak değişir. Çocukların yaşı, Türkiye’de doğup doğmadıkları, eğitim hayatları, refakatçi durumu, yasal statüleri ve sosyal hizmetlerin devreye girip girmediği gibi unsurlar süreci etkiler.
Çocukların Türkiye’deki Statüsü ve Yasal Haklar
Türkiye Cumhuriyeti yasaları, çocukların yüksek yararını esas alan bir anlayışla hareket etmektedir. Eğer sınır dışı edilen kişinin çocuğu Türkiye'de doğmuşsa, burada eğitim alıyorsa veya başka bir aile bireyiyle yaşamaya devam edebilecekse, çocuğun Türkiye’de kalmasına imkân tanınabilir. Özellikle refakatsiz kalan küçük yaştaki çocuklar için devreye Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı girer ve çocukların korunması sağlanır. Böyle durumlarda, Arnavutköy Göç İdaresi gibi yerel idarelerle koordinasyon kurularak hukuki süreçler yürütülür.
Deport Kararı Aile Bütünlüğünü Zedeleyebilir mi?
Eğer sınır dışı edilen kişi bir ebeveynse ve çocuklarının da sınır dışı edilmesi söz konusuysa, bu karar aile bütünlüğünü doğrudan etkileyebilir. Ancak çocukların Türkiye’de yasal bir statüsü varsa (ikamet izni, eğitim hakkı gibi), çocukların sınır dışı edilmeden ülkede kalabilmeleri için avukatlar ve göç danışmanları aracılığıyla başvurular yapılabilir. Bu tür durumlarda, Arnavutköy Geri Gönderme Merkezi gibi merkezlerde aileler için özel değerlendirmeler yapılabilir.
Refakatsiz Çocuklar ve Koruma Mekanizmaları
Deport edilen kişinin çocuğu Türkiye’de refakatsiz kalmışsa, bu durum Türk hukukunda özel olarak ele alınır. 18 yaş altı çocukların korunması için devletin sosyal hizmet mekanizmaları devreye girer. Bu çocuklar, devlet yurtlarına veya koruyucu ailelere yerleştirilebilir. Ayrıca çocuğun menfaatleri doğrultusunda Türkiye’de kalması gerektiğine dair raporlar hazırlanabilir ve bu raporlar göç idaresi birimlerinin kararlarını etkileyebilir. Tuzla Göç İdaresi gibi kurumlarla irtibata geçerek gerekli bilgilendirme ve yönlendirme sağlanabilir.
Eğitim Hakkı ve Sosyal Uyum
Türkiye'de yaşayan yabancı çocuklar, uluslararası anlaşmalar ve Türk mevzuatı çerçevesinde eğitim hakkına sahiptir. Sınır dışı edilen bir kişinin çocuğu eğitimine devam ediyorsa ve sosyal uyum süreci içindeyse, çocuğun Türkiye’de kalma ihtimali artar. Eğitim kurumları, göç idaresine bu konuda destekleyici bilgiler sunabilir. Özellikle eğitim çağındaki çocuklar için yapılan değerlendirmeler, yalnızca göç hukuku değil, aynı zamanda çocuk hakları temelli bir yaklaşımla gerçekleştirilir. Böyle durumlarda Tuzla Geri Gönderme Merkezi gibi birimlerle birlikte sosyal çalışmacılar da sürece dâhil olur.
Türkiye’de kalıp kalamayacağı, çocuğun bireysel durumuna göre şekillenir. Refakatsiz bir çocuk devlet korumasına alınabilirken, ailesiyle birlikte olan çocuklar için sınır dışı süreci bazen ertelenebilir ya da ayrı bir değerlendirmeye tabi tutulabilir. Bu nedenle, böyle durumlarda profesyonel hukuki destek alınması büyük önem taşır. Ailenin parçalanmaması ve çocukların psikolojik, fiziksel güvenliklerinin sağlanması adına yapılan başvurular, yerel göç idareleri tarafından dikkatle incelenmektedir.